Okumak Ruhumuzu Özgürleştirir...

Okumak Ruhumuzu Özgürleştirir...

Eylül Özsoy

“Zaman makinesi”  çalışır durumda, sizi odanızda bekliyor olsun. Makinenin bilgisayarına bir edebi tür kodlayın. Kafanıza, ışınlanmak istediğiniz bir tarihi, bir de mekân bilgisini yerleştirin. 

Direksiyonu elinizde tutarken derin bir boşlukta düşercesine yol alıyorsunuz. Bir saniye bile sürmeden kodladığınız zaman dilimine ulaşıyorsunuz. Artık gerçeklik tamamen değişmiştir. Çevrenizdekiler sizden habersiz vaziyettedir. Bu durum bir taş devri mağara adamının cep telefonu ile karısını aramasından farksız olsa gerektir.

Elinizdeki kitaba dalmışken, zamana bakışınızın değiştiğini hissediyorsunuz. Sanki akıp giden zamanın içinde başka başka zaman dilimleri görünüyor size. Tüm bunlar eşliğinde olağanüstü şeyler sarmalıyor çevrenizi. Benliğinizin kabuğundan sıyrılan ruhunuz özgürleşiyor.

Kitap okurken sihirli bir âleme geçiş yapmamak elde değil doğrusu. Kitapla hayallerin ötesine yolculuklar yapabilirsiniz. Hayaller durağında inip kaybolursunuz, sonra ne zaman isterseniz trene tekrar binersiniz. Fakat öylesi farklı bir durakta indiğinizde, canınız geri dönmeyi belki hiç istemeyebilir de! 

Gerçeklik dediğimiz şey beynimizin bize sunduğu kapılardan oluşmuyor mu? Oysa evren, kullandığımız sayılar düzeyinde çalışmıyor olsa gerek. Bizim var sandığımız gerçekler, içinde yaşadığımız evrenin derinliklerinde kaybolmakta. 
Evrendeki gizemi keşfedebilmek için ilkin kitabın olağanüstü dünyasını tanımamız gerekiyor. Renkleriniz bedeninizden dışarı doğru toz bulutu misali çıkıyor olabilir mi? Çevremizdeki eşyalar birbirleriyle konuşabilir mi? Benzeri fantastik olaylara kitaplarda sıkça rast gelmez miyiz? 

Kitaplar iyi ki var. Onlar beyin hücrelerimizin çoğalmasına katkıda bulunan dostlarımız. Onlar olmasaydı kendimizi nasıl geliştirebilirdik ki! Şiirler ve şarkılar işitemeyecektik. Duygudan, kitaptan yoksun ömürler geçip gidecek, kuruyup solacaktı. Birbirini anlamayan insan toplulukları çıkar çatışmaları sarmalına mahkûm olacaktı.  

İster bir tutam duygu, ister akıllı tavsiyeler, kimi zaman da çılgınca çağrışımlar... Fikirler paylaşılarak çoğalıp değişime uğrar.  Dostunuza, izleyebileceği bir yol göstereceğinizde ona kitap tavsiyesinde bulunun. Öğrendiklerini çığ gibi büyüterek farklı bir bakış açısı getirmesini sağlayın. Kitap armağan ettiğinizde dostlarınıza mutluluk vermiş olacaksınız. 
Tra la la lay 
Bip bip bibibop
Ram ta tam
Notalar şarkıya dönüşüp harmoni oluştururken insanlar melodinin ritmine kapılarak dans eder. Bir beste, bizi hiç görmediğimiz diyarlara taşıyabilir. Yeni bir kitap da bize farklı dünyaların kapılarını aralayabilir. Sayfalarda beliren ışık okurlar da dâhil her şeyi parlatır. Dokunduğunuz ne varsa okuduğunuzda daha da güzelleşir. Ruhumuzun mucizesi okuyarak görünür olur. 
Gelip gidilen dünya sahnesinde okumak;
- bırakılan el izlerini fark etmektir.
- yarınlara kucak açmaktır. 
- kültürler arasında köprüler kurmaktır. 
- paylaşmayı sevmektir. 
- karanlığın panzehiridir.
Gelin hep birlikte ruhumuzu özgürleştirelim…