Persleri Dize Getiren Kraliçe Tomris Hatun

Kültürel Miras

Persleri Dize Getiren Kraliçe Tomris Hatun

Ahmet Levent Zeybek

zorbatv

M.Ö. 6.yy da yaşamış tarihte bilinen ilk kadın kraliçe-hükümdardır Tomris Hatun. Lakin gelin isterseniz Bu deha kraliçeyi anlatmadan önce İskitler kimdir? Ondan biraz bahsedelim.

İskitlerin M.Ö. 8.yy ile M.S.3.yy aralığında yaşadığı kabul edilmektedir. En ünlü hükümdarları Alper Tunga’dır ve Türklerdir. Aynı zamanda “Efrasiyap” olarak da tanınmaktadır. İlk atlı göçebe olan İskitler, at koşumları ve kemer tokaları ile Yunanlara ilham olmuştur. “Kurgan” adında mezarları vardır ve ölülerini eşyaları ile gömerler. Madencilikte son derece ileri gittikleri için “Bozkırın Kuyumcuları” adıyla anılmaktadırlar. Bu kadar kısa bilgiden sonra tarihte silinmeyecek izler bırakan cesur Kraliçemize dönelim.
 Bilge kraliçe aynı zamanda efsanevi Türk lider Alper Tunga’nın torunu olduğu için “Sakalar’ın Anası” unvanını taşımaktadır. Tomris Türkçe “Demir” anlamına gelmektedir. Kudret ve gücü adına yakışır bir kadındır. Kendine bağlı olan göçebe halkların komutanlığını da yapmıştır. Annesini dünyaya geldikten kısa bir süre sonra kaybeden kraliçe hayata babası Spargalisin bütün sevgisini, bilgisini ve tecrübelerini ona aktararak tutunmuştur. Tomris bu yüzden 5 yaşına geldiğinde bozkırda atın üzerinde kararlı bir şekilde durmayı, altısında kılıç, ok, yay kullanmayı on üçünde ise kılıç ve mızrak kullanmada maharetler yaratan usta bir savaşçı olmayı başarmıştır. Komşu kabile reisinin oğluyla evlenmiş ama tam mutluluğu bulmuşken maalesef ki kısa süre sonra da babasını kaybetmiştir. Kadınlardan oluşan güçlü bir askeri birlik kurarak, eşinin toprakları ile kendi toprakları birleştirmiştir. Perslerle savaşan eşi hem savaşı hem de hayatını kaybetmiştir. Babasından ve eşinden kalan tahtı birleştirerek halkının refahı ülkesinin güvenliği için uğraşan bilge savaşçı bir kraliçe olarak var olmuştur.

zorbatv

Tomris Hatun ve Pers Kralı Kyros Çekişmesinden bahsedecek olursak eğer ki; Hodgam ve kibir abidesi Kyros topraklarını genişletme derdindeydi. İskitlerde onun için büyük tehdit oluşturuyordu. İskitlerin yaptığı akınlardaki başarılar Kyros’un kulağına gelmiş fakat kadın hükümdar olduğu için onu dengine almayıp küçümsemiştir. Diğer devletlere son verdiği gibi İskitlere de son verip topraklarına alabilecek hakkı kendinde görüyordu. Bu düşüncelerle Orta Asya’da tekrar sefer düzenleme kararı alıp harekete geçti. Bunu duyan Tomris elçi göndererek topraklarından gözünü çekmesini ve gelmemesini istedi lakin karşılık bulmadı. Tomris Hatun savaş yanlısı değildi. Fakat tehdit karşısında savunmada kalma politikasını benimsiyordu. Kyros üzerine geldikçe halkını geriye götürüyor asla mücadeleye kalkışmıyordu. Lakin istediğini elde edemeyen Kyros kurnazlıklar peşinde koşmayı da bırakmıyordu. İstediğini alamayan Kyros Tomris Hatuna haber yollayıp kendisiyle evlenmesini istediğini ancak bu olursa İskitler üzerine seferin olmayacağını iletti. Güçlü olmasının yanında zeki olan kadın Tomris, Pers kralının bu teklifiyle topraklarında gözünün olduğunu anlayıp reddeder. Cevap karşısında çılgına dönen Kyros kendi sonunu getirecek olan bir savaşın ilk kıvılcımını kendisi yakar. Tomris Hatun savaş alanı için uygun bir alan belirleyip Pers kralını ve ordusunu beklemeye başladı. Kyros savaş meydanına geldiğinde güneş batmak üzereydi. Bu nedenle cenk için iki tarafta sabahı beklemeye başladı. Güneş tamamen batıp gece olduğunda iki tarafında ortasında olacak şekilde içinde Pers askerlerinin şarap ve güzel kadınların olduğu bir çadır kurdu. Aralarında Tomris Hatunun oğlunun da bulunduğu bir grup İskit askeri çadırı basarak içerdeki Pers askerlerini öldürdü. Çadırdaki şarap ve güzel kadınlara kendini kaptıran İskit askerleri, kendilerinden geçmiş bir halde Pers kuvvetlerinin baskınına uğradılar. Birçok İskit’in öldürüldüğü bu baskında Tomris Hatun’un oğlu da sağ şekilde ele geçirilip Kyros’a götürüldü.

zorbatv

Esir olmaktansa Kyros’un karşısında bir Türk’e yakışmayan bu hareket sonucu kendini öldürdü. Askerlerinin ve canından çok sevdiği oğlunun ölüm haberini alan Tomris acı içinde yemin ederek şu mesajı Kyros’a gönderdi: “Kana susamış Kyros! Gururlanma cesaret değil hile ile kazandın. Oğlumun ölüsünü geri ver ve ettiğin ihanete rağmen ülkemden git. Eğer böyle yapmazsan İskitler’in güneş tanrısı üzerine yemin ederim ki ne kadar haris olursan ol seninle başa çıkacağım”.
Ve kadın erkeğe karşı intikam yemini içmişse bundan kurtuluş mümkün değildir. Hele ki bu kadın Türk kadını ise sadece korkmayın yok olun. Sabah olup aydınlanınca iki tarafta nehrin civarında savaş düzeneği alır. Savaş için özel yetiştirilen Kyros’un köpeklerinin de bulunduğu ordusunda süvariler, ön tarafında mızraklı piyadeler, hemen arkalarında okçular yer almıştır. Tomris Hatunun öfkesi dinmemiştir. Demir ustası olan İskitler tam bir demir ustasıdır ve üzengiyi yaşama kazanmışlardır. At üzerinde uzun süre kalıp savaş meydanında iyi performans sergilemelerini sağlıyordu üzengi. Üzenginin yanında yaylar, kanca temrenli oklar da kullanıldı. Tomris Hatun bir Türk kadınıydı ve Turan-Hilal taktiğini çok iyi biliyordu. Bunu Pers Kyros’a karşı kullanmaktan çekinmedi. Oğlunun intikamı ve halkının geleceği için var gücüyle çarpışarak Kyros’u mağlup etmeyi başardı. M.Ö. 528’de canına okumayı başardı. Ordunun nerdeyse tümünü kaybeden Pers kralı ise savaş meydanında ölü ele geçirilmiştir. Tomris Hatun savaşta Kyros’un cesedinin yanına gidip kafatasını elindeki kanla dolu tulumun içine kayıp kana doyurmuş ve intikamını almıştır. Bir kadın uygarlığı var ettiği gibi eğer ki yanlış yaparsanız yarattığını yok etme gücüne sahip olduğunu bir kez daha göstermiştir. Ve siz bir kadının en sevdiği evladını ve milletini yok etmeye çalışırsanız onun kini sizi boğar unutmayın. Bu ünü ve zekasıyla binlerce yıldır silinmeyen izler bırakan İskit kraliçesiyle ilgili  neler söylenmiştir? İsterseniz beraber bakalım. Heredot; Massaget kraliçesi diye ifade eder. Sicilyalı Diodorus; İskir kraliçesi olarak gösterip İskit kadınlarının efsanevi Amazon kadınları kadar iyi savaşabildiğini anlatır. Orta Çağ metinlerinde ise “Tomris Amazonlar Kraliçesi” olarak geçer. Eustache 14. Yy da yazdığı şiirinde ise dokuz önemli dünyadaki kadın arasında saymaktadır.

Tarihe yön veren bu büyük Türk kadınıyla ilgili bunlar ifade edilirken bizim ülkemizde neden gereken ilgi alaka gösterilmemektedir hala anlayabilmiş değilim. Geçmişini, köklerini bilmeyen milletler asla medeniyet sofrasında kendilerine yer bulamazlar. Biz görmemek ve anlatmamak için direnmeye devam etsekte günümüzde yansıması hangi sanatçıların eserlerinde var olmuştur?  İşte bizden birini başkalarının sanatlarında nasıl icra etmişler? 

Batı sanatında kadının gücü, adaletin sembolü olarak görülmektedir. Özellikle Rönesans ve sonrasında, Batı sanatının önemli kadın karakterlerinden birisi haline getirmiştir. Shakespeare oyunu Kral Hengry’de;’ Plan hazır her şey yolunda giderse bu planda ben de ünlü olacağım, Kyros’un ölümüyle İskitli Tomrisin olduğu gibi’ der. İtalyan ressam 15. Yy da Castagro imzalı Ünlü İnsanlar serisinde Tomris Hatun’a yer vermiştir. 17. Yy da Rubens’in “Kyros’un Başının Kraliçe Tomris’e Getirilmesi” isimli tablosu Boston Güzel Sanatlar Müzesindedir. Ragot’ta Tomris Hatun’un resmini yapan diğer bir sanatçıdır. Ferraride Tablo olarak çalışmıştır. İtalyan heykeltraş Ravenna bir bronz figürinin de Tomris’i Kyros’un kesik kafası ile betimlemiştir. Ve tabi ki bilim dünyasında ise Zoolojide Orta Amerika’da yaşayan bir tür koza ve kelebeğin cinsi “Tomyris Familyası”dır ve astronomide küçük bir gezegenin adı “590 Tomyris”dir.  Müzik dünyasında ise Washington D.Ç’li heavy metal grubu A Sound Of Thunder’in 2018 yılında piyasaya çıkardığı 6. Uzun çalarında “Tomyris” adında bir şarkı bile bulunmaktadır. 

Bütün dünya Türk kraliçesinden övgüyle bahsedip sanatın ve bilimin her mecrasında hatırlayıp tabiri caizse kadınlara karşı ahde vefasını ödemeye çalışırken ümit ediyorum ki bizler de ülke olarak en kısa sürede farkına varırız ne büyük kıymet olduğunun. Belki de hayal ama Milli Savunma Bakanlığımız, Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile Milli Eğitim Bakanlığımız ortak bir proje yaparlar. Hatta atalarımıza yakışır şekilde var etme gücü ellerinde olan yüce kadınlarımıza ithafen 2024 yılı belki de “Tomris Hatun” yılı ilan edilir. Evet hayal ama unutmayın hayal olmadan gerçek olmaz. Hayallerimizin ivedilikle gerçeğe dönüşeceği anların gelmesi temennisiyle….
 

Yorum

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.