Göz Bebeğimdesin Artık…
Eliz Avaroğlu*
Sevildikçe güzelleşen, canına can yürüyen bir çiçeğin coşkusu var gözlerinde. .Dilinde mutlu ve şen bir şarkının ferah sözleri; biliyorsun ki aslen ait olduğun yerdesin, var olan tek gerçeklikte, özün en sağlam hakikâtinde "aşk limanında demirlisin..
Ruh bilir, Hu'zuru sezer ve sever de, ya akıl, ya beden katman katman biriktirdiklerinden kolayca nasıl özgürleşsin? -Aşk ateşiyle dahi olsa-kolay mı ki yansın, tütsün, olgunlaşıp bilgeleşsin; hele "Dünya" bunca hareket, bunca hız, bunca dönüş, bunca çapkın gülüşle muhatabına sonsuz vaatlerde bulunurken?
Ahhh...Bütün seferler seni beklemekte elbette, bilmez miyim; fethedilecek nice gizemli âlemler, yaşamaya ve Dünya'ya dair her halin deneyimleneceği, coşkulu bir heyecanla aşılacak, nice dev dalgalı fırtınalar, nice göz yaşartan güzellikte günbatımları, gülümseyerek selamlanacak nice yüzler, gönüllerinde yer edilecek nice ruhlar var seyir defterinde...
Öyledir Hayy'at...; Böylesine sersemletici bir akışın, uçuk kaçık aksiyon filmlerinin senaryolarına taş çıkartacak acâib hikâyelerin , biri bitmeden diğeri başlayan zincir zincir fikirlerin, en inançlı ümitlerin kol kola vermişliğinde yaşanan cümbüşün ta kendisidir...
Aynı cümbüşlü Hayy'at fırtınasında, lâkin bir zamandır artık bu hengâmenin tam gözbebeğindeki karasında, göz göz olmuş varlığımla, sessizce Hu'zurla seni seyrediyorum usulca...
Ellerim çenemde, dudağımda incecik bir tebessüm, hayranlıkla seyrediyorum seni.. İnce korkularını, derindeki sızılarını, zor geçen öğrenmelerin herbirinde, güçlü bir direnişle, Hayy'atta kalmak için aklında tutmaya yemin ettiğin karar cümlelerini, arkasına saklandığın sarmaşıklı duvarların kuytularında, daima güvende kalma zannıyla, iki büklüm olarak her durakladığında, bir taraftan da böyle kalakalırsan eğer kıpırdamadan, hayatta neleri yaşamadan hissizliğe mahkum olacağın endişesiyle yanıp kavrulduğunu biliyorum..
Ve sen de şunu bil istiyorum; bütün bu karmaşa sadece sende sürdürmüyor hükmünü.. İnsan olmanın gereği kadar ve hatta gelmiş geçmiş insanlık tarihinin tümünün sürüdüğü hayatların izleri kadar derin yaralar, çabalar, korkular ve anlamsızlıkların içinde tutuklu kalmalar var...
Sen ve ben, işte bu kadar eski, görmüş geçirmiş, her bir sokak taşı, duvarı, avlusu gayretkeş "insan olma" çabalarından, onların bitimsiz düşüp kalkmalarından çoktan yorulmuş bir beldede, güneşi "insan"dır diyerek içimize sindirdiğimiz bu kutsal şehirde selamladık birbirimizi... Seni ve "İnsan" olabilmek gayretini, kaderinin önüne zırh ettiğin iradeni gözleyip fark ettiğimden beri, biliyordum yolculuğumuzun sonunun ebedî bir buluşmaya doğru olduğunu..
Ve hatta, ben seni bulmadan çok önceleri, bu kavuşma dileğinin ilk senin gönlünde yeşerdiğini, benden çok daha önce sevgiye düşenin de, bu enfes buluşmayı var'edenin de sen olduğunu sevinçle kavrıyorum yeni yeni..
Aşk hükmünü sürdürüyor can parça'm, varlık âlemimizde anbean..Bu ilâhi kavrayışta sen de ben de yalnız değiliz artık, sarmalandık varoluşla..Aşk'ın yolunu seçmiş ve bu uğurda kendi varlıklarından severek geçmiş bütün bir'lenmişlerin yegâne muradıydı böylesi bir kavuşma..
Artık biliyorsun değil mi, ait olduğun yerdesin; varolan tek gerçeklikte, âlemleri yaratan muhabbetli sevmenin tam göz bebeğindesin..Öz'ümdesin, çok özelsin⚘
*TRT Sanatçısı,Yazar
Yorum
Eliz Avaroglu
Eliz Hanım Yüreğinize kaleminize sağlık akıcı bir yazı
Kaleminiz daim olsun kocaman sevgiler Kölnden
Kutlama
Sevgili Eliz Hanım
Yazınızı duygulanarak okudum. Yüreğinize sağlık.
Yeni yorum ekle