Eskiler Bilmez!

Deneme

Eskiler Bilmez!


Betül Fırat*

Büyüklerimiz hep yeni nesilden şikâyetçiler “yeni nesil bilmez” diye. Geçmişe takılıp kalmanın ya da geçmişe özlem duymanın başka bir tanımı olsa gerek. Evet, insan özler geçmişini ama geri gelmeyeceğini de bilir. Ruhen eski dönemle bedenen içinde bulunduğumuz dönemi karşılaştırmak ne kadar doğru olur? İnsanoğlu ve dünya sürekli bir gelişimle iyi veya kötü bir değişimin içindeyiz. Kuşak çatışması dediğimiz de tam olarak bu nedenle yaşanmaktadır zaten. Yeni olanın, gelişmiş olanın kabullenilmemesinden kaynaklı olsa gerek. Değişim tersi yönde de olabilir tabi ki ama bu bizi ne derece etkiliyor bir bakmak lazım. 
Yeni nesil dediğimiz bir “Z Kuşağı” var. Bazı konularda inanılmaz şeyler yaratabiliyorlar; bazı konularda deyim yerindeyse “Eskiler” gibi olamasalar da. Yeni nesil teknolojiye çok iyi adapte olabiliyor. Değişim ve gelişime açık bir nesil geliyor.
 Öte yandan da bilgiye aç ve bilgiye nasıl ulaşılabileceğini bilen bir nesilden söz edebiliriz. Yine deyim yerindeyse “Eskiler bilmez.” diyebilen bir nesil bulunmakta. En basiti teknolojik aletleri kullanmak için sevgili Z kuşağımıza bir başvuruyor büyükler. Dünya değişip gelişirken kim yerinde saymak ister ki zaten. Her gelişime ayak uydurmak kolay değil elbet. Havsalamızın aldığı kadar artık yetişeceğiz. 
Yeni nesle büyüklerin yetişmesi ise olanaksız gibi duruyor. Çocukluktan yetişkinliğe hiç görmediğiniz hatta öngöremediğiniz gelişimlere yetişmek elbette ki zor olsa gerek. Ne de olsa onlar bilişim yerlisi eski nesil ise göçmen bu konuda. Onlar bu teknolojinin içine doğdu eskiler ise sonradan yeni bir dünyadaki göçmenler gibi bu yeni dile adapte olmaya çalıştı. Teknolojik olarak geri kalmış olsalar da milli ve manevi duygulara bağlılık konusunda yeni nesil ile aralarında dağlar var.
Büyüklerimiz bazı konularda da tabi ki daha haklı. Yeni nesilde eski sevgi, saygı, hoşgörü ve özveri eksikliği var gibi geliyor. Bu da nesillerin yetiştirilme tarzlarının da artık değiştiğini gösteriyor. Bir yandan bu eksiklikler var gibi gözükse de; daha özgür daha özgüvenli doğru yönlendirilirlerse daha başarılı olacak bir neslin olduğu aşikâr. O yüzdendir ki yeni nesle kendi doğrularımızı dikte etmek anlamsız. Z kuşağının öğrenmek ve uygulamak için artık yeni yöntemleri bulunmakta. Önce bu kısmı bir kabul etmek lazım. 
Teknolojilerimiz öyle değişiyor ve öyle hızlı ki bazen sadece büyükler değil orta ve genç yaştaki bireylerin bile yetişemediği oluyor. En basiti televizyon kumandasının bile ayrı bir uzmanlık gerektirdiği, akıllı telefonlarımızın her konuda hassas olduğu, sosyal medyanın sallandığı ve kullanımına özen gösterilmesi gerektiği, dronların havada uçuştuğu vs. bir dönemdeyiz. Her teknoloji veya alet makinanın ayrı bir kullanım koşulu var. Hayat bunlarla elbette kolaylaşıp ulaşılabilirlik daha kolay olurken bir yandan da neyin nasıl kullanılacağını bilmek ayrı bir zorluk yaratıyor. 
Kuşak çatışması yerine büyüklerimizin tecrübeleri ve fikirlerinden, küçüklerimizin becerilerinden yararlanmak daha mantıklı geliyor. Dünyaya bir şekilde ayak uydurmamız gerekli hep birlikte. O yüzden çatışmak yerine anlaşma yoluna gidip beraber çalışmak daha makul bir seçenek. Bu hayatın içinde yeteri kadar yer almak için “Eskiler” ile “Yenilerin” bir orta yol bulması gerekli. Bir de Z kuşağına bir tavsiye: “Eskiler bilmez.” demeyin. Alınıyorlar…
Betül Fırat; 
13 Ekim 1984 yılında Amasya İli Taşova İlçesi Yayladibi Köyü’nde doğdu.  Astsubay baba ve ev hanımı annenin dört çocuklarından ilki.  İlköğretimini Ankara ve Diyarbakır’da, liseyi ise babasının askerlik mesleği gereğince bulundukları Diyarbakır İlinde Diyarbakır Anadolu Öğretmen Lisesi’nde tamamladı.  2010 yılında lisansını Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde, 2018 yılında da Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde yüksek lisansını tamamladı.  2012 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde Samsun’da başladığı ziraat mühendisliği görevine halen Ankara’da devam etmektedir. Amasya, Ankara, Şırnak-Cizre, Diyarbakır, Samsun illerinde bulunmuş ve bunun yanında birçok ili de gezme fırsatı yakalamıştır.  “Farsak ve Sessiz Çığlık Projelerinde yer almış, çeşitli eğitimler almış ve vermiş; aynı zamanda hizmet içi eğitimler akabinde eğitim görevlisi olmuştur.  Hayatının belli bir döneminde sporla ilgilenmiş, yüzde kırk bedensel engelli olması dolayısıyla lisanslı sporcu olarak Türkiye Engelli Bayan Halter (Benç Press) Şampiyonası’na katılarak ikinciliği yakalamıştır.
Yazı ve şiir yazmaya lise yıllarında başlamış ve hala devam etmektedir.  Bazı yazıları Posta Gazetesi Çengelli İğne Köşesi’nde ‘Doğamızın Gereği’ ve ‘Kabul Olmak’ başlıklarıyla, diğer eserleri de çeşitli web sitelerinde yayınlanmıştır.  Kitap okumayı ve yazı yazmayı tutku haline getirmiştir.  Bugüne kadar yazdıklarının bir bölümünü kitap haline getirmiş ve ‘Mavinin Fecri’ ilk ve 'Mihrinin Hicranı' ikinci kitabı olmaktadır.
Yazarımızın şu an roman kitabı hazırlıklarını devam ettirmektedir.  Göl Kültür Sanat ve Edebiyat Dergisinde hem Kültür Kurulunda yer almakta hem de dergide köşe yazarlığı yapmaktadır. Çeşitli web gazeteleri ve web edebiyat sayfalarında köşe yazarlığına devam etmektedir. Sosyal Medyada ‘Paradoks Okur Yazar’ olarak bilinen yazar çeşitli platformlarda kitap tanıtımları yapmaktadır.  Aynı zamanda Yazar Betül FIRAT youtube kanalında şiirleri seslendirilmekte ve şiirlerini besteleterek yayınlamaktadır. Ayrıca 'Edebiyat Sanat Meltemi' Web sayfası Genel Yayın Yönetmeni ve yazarlığı o yapmaktadır. Yazarımız edebiyat ve sanat hayatına yeni projelerle devam etmek istemektedir. 

Eserler:
Mavinin Fecri (Deneme Kitabı, 2020) 
Mihrinin Hicranı (Şiir Kitabı, 2021)
Kimine sevdadır, kimine cezadır. (Bestelenen Şiiri, 2021)
@paradoks.okur.yazar 
@yazar.betulfirat_fan 
Yazar Betül FIRAT Kanalı (youtube.com) 

zorbatv.dergizorbatv.dergi

Yorum

Suhendan Fırat (doğrulanmamış) Çar, 18 Mayıs 2022 - 11:36

Merhaba sanırım hepimiz yaşamımızın bir döneminde bu büyük duvarla karşılaştık. Oysa bilginin güncelliğini tecrübeyle beslemek gerektiğini anlamak asıl aydınlanma bu. Güzel yazın için kutluyorum.

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.