Yoğurt Kefir Mucizesi

Mutfak Kültürü

Yoğurt Kefir Mucizesi

Murat Özsoy

zorbatv

Avrupa Dillerine Türkçeden  Geçenlerden; Yoğurt
Pek çok dile Türkçeden geçmiş bir sözcük vardır: yoğurt.
Antik Hint kaynaklarında yoğurt ve bal karışımına "Tanrıların yiyeceği" adı verilmiş. Fars kaynakları, Hz. İbrahim'in uzun ömrünü bol bol yoğurt yemesine bağlamış. Yoğurttan Mezopotamya kaynaklarında da çok olumlu bahsedilmekte.
Antik Yunan’da süzme yoğurdun balla yendiğinden söz ediliyor. 11. yüzyılda yazılmış Dîvânu Lugâti't-Türk ve Kutadgu Bilig'de Türklerin yoğurtla dostluğu anlatılmakta.
Babür İmparatorluğu hükümdarı Ekber Şah'ın yoğurdu hardal tohumu ve tarçınla karıştırıp yediğinden söz edilir. Bir rivayete göre, Avrupalıların yoğurtla tanışması, Fransa Kralı I. Fransuva’nın ishal olması ile bağlantılıdır. Kanuni ve Fransuva 1535’te İspanya’ya karşı ittifak yapmışlardı. Kanuni’nin doktoru Fransa kralını yoğurtla tedavi etmiş. Bu nedenle yoğurt Fransa’da ilkin ilaç olarak tanınmış.

zorbatv

1900'lü yıllara kadar, yoğurda Orta Asya, Kafkasya, Güneybatı Asya, Balkanlar, Orta Avrupa ve Hint alt kıtasında rastlanmaktaydı. 
Bulgar Grigorov yoğurdun mikro florasını inceleyen ilk kişi oldu. 1905'te, yoğurdun laktik asit üreten bakterilerden oluştuğunu açıkladı. Bu nedenle o bakteriye Lactobacillus bulgaricus adı verildi. 
Nobel ödüllü Meçnikov, Grigorov'un çalışmalarından esinlendi ve Bulgar köylülerinin uzun yaşamının sırrının düzenli yoğurt tüketimi olduğunu iddia etti. Yoğurdu oluşturan bakterinin sağlık için önemine inanan Meçnikov, yoğurdun Avrupa çapında tüketilen bir gıda maddesi olması için yoğun çaba sarf etti.
Bakteriler kullanılarak sütten yoğurt yapılıyordu. Sefarad Yahudi’si bir Selanikli, kurduğu yoğurt fabrikasıyla endüstriyel yoğurt üretimini başlattı. 1919'da Barselona’da açtığı mütevazı yoğurt işletmesine oğlunun adını verdi: Danone. Meyveli yoğurdun patenti de 1933'te Çek Cumhuriyeti'nde alındı.

zorbatv

Kütahya'nın Tavşanlı ilçesine bağlı Yörük köylerinde, bir yıllık yoğurt mayası doğadaki bitkilerin üzerinden toplanan çiy tanelerinden sağlanmakta. Ne zaman mı? Hıdırellez ve onu takip eden iki gün süresince, sabah ezanı ile tan ağarması arasındaki vakitte.
İçinde yoğurt olan öyle çok yemeğimiz bulunuyor ki: Ayran Aşı Çorbası, Köfteli Yoğurt Çorbası, Borani, Elbasan Tava, Yoğurtlu Köfte, Tahinli Tarator, Yoğurt Tatlısı ve daha onlarcası. Süzme yoğurt da yaygın olarak meze yapımında kullanılmakta. 
Kefir Her Derde Deva, Aşk Açısından Gayrı
Kefir sözcüğü Eski Türkçede “köpür” sözcüğünden gelmekte imiş. Kuzey Kafkasyalılar kefirin sırrını asırlarca köşe bucak saklamışlar. Kafkaslar için kefir bir mucize imiş ve yabancılarla paylaşıldığında mucizevî etkisinin kaybolacağına inanılıyormuş. Bu nedenle kefirin Avrupa'ya yayılması 18-19. yüzyılı bulmuş.

zorbatv

Kefir, fındık büyüklüğünde beyaz tanelerden oluşmakta. Mayalar canlı; uygun şartlar sağlanırsa çoğalıyor, aksi halde ölüyorlar. Kefir tanesindeki mikroorganizmaların faaliyeti sonucu süt asidi, etil alkol ve karbondioksit meydana geliyor. Fermantasyon sonucu hafif ekşimsi, köpüklü, yoğurt kıvamında bir süt içeceği ortaya çıkıyor. Kefir yapımında inek, koyun, keçi, manda sütleri kullanılıyor. Eski Orta Asya'da çok kullanılan kefire, günümüzde sıklıkla Kafkasya'da rastlanıyor.
İştahsızlık, uykusuzluk, verem, böbrek hastalıkları, bronşit, astım, egzama, dış deri yırtılma ve çatlaklarının tedavisine kefirin katkı sağladığı düşünülüyor.
Sözün özü, her derde deva imiş kefir, aşk acısından gayrı…
Afiyetler olsun, yaşam boyu sıhhat olsun.

zorbatv


 

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.