Gülay Yüksel: Çocuklukta bildiğim tek şey hayata dokunmak ve kendime özgün, özel  bir dünya yaratmaktı.

Gülay Yüksel: Çocuklukta bildiğim tek şey hayata dokunmak ve kendime özgün, özel  bir dünya yaratmaktı.

Gülseren Sönmez

Aklın sırları; yüreğin erişebileceği sonsuzluktur. 
Sanatçı her zaman aklın sırları arasında yolculuk apar. O yolculukta keşfettiklerini eser olarak koyar. O keşfi yapanlardan biri de Gülay Yüksel’dir. 

Sanatçı eseriyle  kendi arasında sukuta girmişse;  sukutta, hem sessizliğin  sesi, ışığı, hem de gizi vardır. O, giz içinde düşüncenin, sonsuzluğunu taşır.

Sanatçıyı sığ düşüncenin hafif rüzgarı bile coşturabilir. Derin düşünceler ise derin duygular geliştirir. Ressamda  duygular gelişerek şekle dönüşürken, o şekilleri renklendiren boyalar, (renkler) derin sevdalar gibi sonsuz güzellikteki eserleri oluştururlar. 

Duyabilen için, sessizlik en güzel sestir. Onun içinde resmin dili, ‘sesi’ vardır. Yalnız sanatçısıyla eseri arasında oluşan, gönlü coşturan ses...
İçinden şarkı söylemeden, resim, heykel, rölyef, çizim  yapan var mıdır?  

Sanatçı eserinden bazen biraz uzaklaşır, bu uzaklaşma çok kısa sürer. Sanatçının tekrar resme  başlaması, sevgiliyi kucaklar gibidir. Aşkla sarılır... Çalışır da çalışır. Başladığı çalışmaya en sonunda noktayı koyar. Doğum bitmiştir. Yeni doğumlara hazırdır. Sanatçının doğumları hiç bitmez. Sanatçı biraz aç gözlüdür. Doyumsuzdur. . Elon  Musk  gibi dünyayı değil uzayı bile fet etmek ister. Enerjisi oldur. Çalışmaya doyamaz.
 
Bazen sus kalbim sus, bir elif miktarı kadar sus der.

Yine de kalbi denizdeki dalgalar gibi dalgalanır da dalgalanır. Sanatçı için hayat ona rağmen değil onunla akar. O akış içinde not ve desenleri önce kendisine sonra topluma hediye edilmiş bir tür bellektir. 
Ressam hem görünenin, hem de en sıradan hallerin ve en sık görünen varlıkların değerini olumlar. Onun eserlerinde toplum bilmediği görmediğini izler, görüp öğrenir.  

Gülay Yüksel de yıllarca modelle çalışarak sayısız desenler çizmiş, o desenleri tablolarında kullanarak eserler oluşturmuştur. Tablolarının genelde konusu kadındır. Desenleri zamanın belgeseli gibidir. Bu gün kendisinin olan bu çizimler, gelecekte kim bilir kimlere ışık tutacaktır.  

Sanat akıl sağlığının garantisidir. Der Gustave Courbet  Gülay Yüksel de aklın getirisiyle toplumda Sağın’ıyla yer etmiş, ender güzellikte bir sanatçıdır. 

Gülay Yüksel; yaşamın insana verilmiş en güzel hediye olduğunu, sanatçının da yaşama borcunun olduğunu bilir. O borcu ödemek için de nefesinin son anına kadar çalışmak ister. 
O nedenle  de var gücüyle çalışır da çalışır. Anton Çohov da “bizi çalışmak kurtarır diyerek sanatçıyı anlatır. Bilginin efendisi olmak için çalışmanın çocuğu olmak gerekir, mücadele varsa zaferi sonundadır” diyerek devam eder. 

Bu iç selliği çocuk yaşta duyan Gülay yüksel o minicik yaşında resme tutkuludur. O günün şartlarında kağıdın, kalemin, boyanın  azlığı, ekonomik koşullar insanları zorlasa da babası ona devamlı kalemler alır sürekli destekler. O nedenle de babasının yeri yüreğinde çok büyüktür. Mutluluğu huzuru, onurlu ve düzenli insan olmayı ondan öğrenmiştir. 

“O küçücük yaşta bildiğim tek şey hayata dokunmaktı. Kendime özgün, özel  bir dünya yaratmaktı. Zamanla ne  istediği mi kavradım. İstediğim resim yapmaktı. Hem de  en güzelini.  Anlata bilmek için de en doğru yerden başlamalıydım. ‘Doğadan’... O nedenle yıllarca modelle çalıştım. Bu çalışmalar bazen atölyelere giderek, bazen kendi atölyemde bire bir çalışarak oldu. 

Çok emek verdim çok. Bu arada bana yıllarca kımıldamadan poz veren modellerime teşekkür etmeden geçemeyeceğim. Onların emekleri hiç yadsınamaz. Zamanla modelle insanın arasındaki yakınlık dostluğa da  gidiyor. İki kadın hayata kalıcı eserler bırakmış oluyoruz. 

“Her eser bittikten sonra çayımı alıp karşısına geçip uzun bir süre izliyorum. Sanatçı için eseri bir türlü bitmiyor, şurasına da şunu ekleyeyim, şurasına da şunu ... Aklınızda ruhunuzda eserin eksiği kalmamışsa içiniz rahatlıyor ‘Oh’ diyorsunuz. 

Orada durulur mu hemen yenisi sıraya giriyor. Ne bitmek bilmeyen isteklerimiz var. Hiç bir zaman doyamıyoruz. Sergilerde olmasa, atölyemizden dışarı çıkamayacağız. Desem de Sanat uğruna bir çok ülkeyi dolaştım. Pek çok da sergiler açtım.  

Resim yapmak nasıl minicik yaşta beni mutlu etmişse hala ediyor. 
Gülay Yüksel özgün çalışmalarından hiç bir zaman ödün vermeden her  türlü platformda yer almakta ve figüratif kompozisyonları kendi düşsel zenginliği ile zenginleşip bütünlük oluşturulmakta.

Gerçekçi desenlerin anlatımdaki gücü resme sürrealist, resimlerinin duygusal gücü de  dışavurumcudur dedirtiyor.
 
Gülay Yüksel kadını güzelliğini, çekiciliğini ile her resminde anlatıyor. ( Çiçek satarken de,  müzik yaparken de piknikte de kadın güzel ve zarif.)  

Gülay Yüksel her ortamdaki kadının gücünün zenginliği eserleriyle ortaya koyuyor. Onun kadınları zarif oldukları kadar bilinçli, güçlü kadınlar. Hiç bir zorluktan kaçmıyorlar, soğuk, sıcak, çalışmak hiç yormuyor, yıldırmıyor. 
Gülay Yüksel’in resimlerindeki renk uyumu ve renk zenginliği izleyene, ben PEN ‘türün her türlü güzelliğini tadını taşıyorum diyor.  

Gülay Yüksel kendi özgü çalışmalarıyla sanat platformlarında yer alarak, adını Türk resim tarihine yazdırmış mütevazi ender sanatçılarımızdan.  
Gülay Yüksel bu güzel çalışmaların için teşekkürler her zaman yolun açık olsun. 

Gülseren ‘çiğim 1951 yılında İstanbul’da doğdum, babasının memuriyeti nedeniyle Türkiye’nin çeşitli yerlerinde öğrenim gördüm.. Ankara Kız lisesinde okudum, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim- İş Bölümünden1973 yılında mezun oldum. Sonraki yıllarda, Ankara’da birçok lisede resim- iş öğretmenliği yaptım. 
1984 yılında Almanya’ya gitmek çok heyecan vericiydi.  Almanya’da  hiç bilmediğim bir konuda eğitildim. Üç yıl görme engellilere resim ve modelaj konusunda eğitim veren bir okulda  (Neuwid- Almanya) staj yaptım. Almanya da kaldığım süre içinde Avrupa’nın çeşitli müze ve galerilerinde incelemelerde bulundum. Bana kattıklarıyla çok zenginleşerek yurduma döndüm. Yurda dönüşümde görme engelliler ile ilgili edindiği bilgileri hayata geçirebilmek için Ankara Aydınlıkevler Körler Okulu’nda altı yıl süre ile görev yaptım. Aynı zamanda dilimi içinde, Gazi Üniversitesi Özel Eğitim Bölümü’nde aynı konuda dersler verdim.
Çocuk kitapları resimledim. Ankara Karum İş ve Alışveriş Merkezi’nin zemin süsleme çizimlerini hazırladım. 
Birçok binaya vitray tasarımları ve  Tiffany vitray lamba tasarımlarına imza atım. İspanyol puzzle firması Educa tarafından bir adet ve Türk firması olan Art Puzzle’ a verilmiş olan on adet eseri puzzle oyunu olarak piyasaya sürüldü.
 Angora Yayıncılık tarafından pek çok eserim tuval üzerine reprodüksiyon olarak kullanıldı. 

Öğrenciliğim sırasında başlayan yılar içinde pek çok  Devlet Resim ve Heykel Sergisi’ne katılmaya hak kazandım. Beşi Almanya’da , ABD -Newyork , Londra -İngiltere  olmak üzere 64 kişisel sergi açtım. Pek çok yurtiçi ve yurtdışı grup sergilerine  ve sanat fuarlarına katıldım. 

Romanya Hükümetinin davetlisi olarak Tescani International art Camp 2000 ,Internatıonal Colony of Art Kıcevo 2011, Makedonya, International Fıne Arts Colony of Strumicia 2012 -2013 Makedonya organizasyonlarına.Without of borders  sempozyum Bulgaristan  2015-2016-2017-2018 katıldım, İki eserim George Enescu ( Romanya )  Müzesine,  5 eserim de Makedonya devlet müzesine alındı. 
 İzmir Resim Heykel Müzesi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Gazi Üniversitesi Giresun üniversitesi  Çorum ,Gaziantep, Kahraman Maraş Türkoğlu belediyeleri, müzelerinde,  T.C. Kültür Bakanlığı Koleksiyonu’nda, ABD, Romanya, Kanada, Almanya, Fransa, Finlandiya ve birçok banka, belediye ve özel koleksiyonlarda eserlerim bulunmakta. 

TRT Türk te yayınlanan Tuvaldeki Türkiye Belgeselinin ressamı olarak 39 bölümde yaptığım çalışmalar TRT koleksiyonundadır. Bu çalışmaları yapmak için Türkiye’nin bir çok kent ve kasabalarını dolaşıyor, spontane olarak resim yapıyordum. Çekim yapan ekipteki kişilerle dostluklar kurdum.  Bu dostluklar hala devam ediyor. 
Rusya’da Saint Petersburg ‘da düzenlenen bir suluboya bienalinde birincilik aldım. 

Türkiye’de  yapılan birçok sanat çalıştaylarında yer aldım. 
Hayatını büyük coşkuyla anlatan Gülay Yüksel kendini anlatırken de çocuklar gibi  çoşkuluydu. Mutluydu. Şanslıydı, hayat onunla akmış yolun açık olsun demişti. 
Hayatı, sanatı çok seviyordu.  

Gülseren Sönmez 
6 Mart 2022