MISIR – Şarm El Şeyh; Çölde Safari

Turizm

MISIR – Şarm El Şeyh; Çölde Safari

Eylül Özsoy

zorbatv

Şarm El-Şeyh hayalleri uçuşuyor gözlerimin önünde… Sadece Mısır’ın değil, tüm Afrika’nın incisi Şarm El-Şeyh, daha otobüsteyken palmiyeleriyle karşılıyor, Kızıldeniz’iyle imrendiriyor ve Naama Bay Çarşısı’yla hayran bırakıyor. Hangi ülkede olduğumu bile unutuyorum bir an, Şarm El-Şeyh perisi büyülüyor âdeta beni.
Ertesi gün uyandığımda, periyi yüreğimin ta derinlerinden takdir ediyorum. Büyüsü üzerimde mükemmel işliyor doğrusu… Kahvaltıdan sonra gözümüzde gözlük, boynumuzda poşu, kar beyaz safari ciplerle çölde atv turu için düşüyoruz yollara. Turun başlayacağı alana vardığımızda, onlarca atv aracını bize göz kırparken bulmayalım mı? 
Tablo gibi bir çölde, sapsarı kumun üzerinde atv ile savrulmak ve tümseklerden, çukurlardan geçerken hafif sarsılma duygusunu hissetmek, hangi sözcükle ifade edilirse edilsin, “yoksul bir anlatım” damgasını yemekten kurtulamıyor maalesef… Benim dağarcığımdaki sözcükler, o an yaşadıklarımı ifade etmeye yetemiyor ne yazık ki.
Yoğun yaşanan adrenalin ardından, ayağımızı gazdan çekiyoruz. Beden eğitimindeki “Rahat!”, “Hazır ol!” sırası misali araçlarımızla düz çizgi halinde durup, yapmakta olduğumuz atv turumuza minik bir mola veriyoruz. Tur rehberimizin komutlarıyla, omuzlarımız birbirine değecek şekilde yan yana durmamızın nedenini ilkin anlayamıyorum. Turun en küçüğü Egemen’in adını hep bir ağızdan haykırdığımızda, sesimizin kahvemsi ulu dağlara çarpıp geri geldiğini duyuyoruz; fizik dersinde öğrendiklerimi anımsıyorum, bu dersi içten içe sevmeye başladığımın farkına varıyorum…

zorbatv

Rahatlatsın diye çıplak ayakla bastığım hafif taşlı kumlara bakmaktan, âdeta kuyumcudaki pırıltılı kolyeler gibi önümde duran yatların varlığını ve hatta bana hava attıklarını fark edemiyorum. Düşünceli Kızıldeniz, güneşin sıcaklığından bayılan kumları serinletmek için dalgalarını narince kumlara serpiyordu. O sırada, kumların yerinde olmayı öyle çok istedim ki!
Gözünüz gönlünüz açılsın diye açtığınız televizyonunuzun müzik kanalında şımarıkça kuyruk sallayan rengârenk balıkları anımsıyor musunuz? İşte bunların binlercesine Şarm El-Şeyh sularında, mercan kayalıklarına koca bir deniz gözlüğüyle bakarken rastlayabilirsiniz. İşin ilginci, yaklaştığınızda, o pırıl pırıl balıklar arkalarına bile bakmadan kaçacaklarına, size eşlik ediyorlar Kızıldeniz’de. Bunun nedeniyse, denize tek bir insanoğlunun bile olta atmamasıymış…
Hiç su altında 8 metre derine dalmış mıydınız? Tabii rengârenk balıklar manzarasıyla. Eğer cevabınız kocaman bir “maalesef!” ise size Mısır’ı, Kızıldeniz’i önerebilirim. Tüplü dalış, ilkin stresten kalbinizin küt küt atmasına sebep olsa bile, derinlere indikçe masmavi suların ve renk renk, envai çeşit balığın büyüsüne kapılacağınızdan eminim.
Yüklü bir yorgunluktan sonra karnınız gurulduyor olmalı. Mısır’ın bikinili incisi Şarm El-Şeyh’te demirlemiş tur teknelerinde bulunan açık büfe imkânından faydalanabilirsiniz. Karnınız doydu mu? Şimdi de, Kızıldeniz’i köpüklerle yaran teknemizin güvertesinde güneşlenebilir ya da üst kata çıkıp rahat minderlerin üstünde denizi izleyebilirsiniz. Denizin hoş kokusunu derin derin içinize çekebilir ve rüzgârın esintisinin tadını çıkarabilirsiniz.

zorbatv

Eğer kapalı çarşılarda kendinizi kafese tıkılmış bir kuş gibi görüyorsanız, Naama Bay Açıkhava Çarşısı tam size göre. Hamburger ya da pizza zaafınız varsa, burada tüm fast food restoranları bulunmakta. Ayrıca, Hard Rock Cafe’nin dev gitarı da Naama Bay Çarşısı’nda poz veriyor havalı havalı. Kendinizi alışverişe hazır hissediyorsanız, buyurun açık hava çarşımıza. Hediyelik eşya dükkânlarından, Michael Jackson şapkaları satan bin bir çeşit giyim mağazasına, baharatçıdan vurmalı çalgılar dükkânına kadar her şey bu çarşıda. Biraz samimiyet kurulursa, darbuka dükkânı çalışanları hünerlerini gösteriyorlar ve bize “Mustafa ya Mustafa!” benzeri, Mısır kültürünü yansıtan şarkılar çalıyor, dahası bize de çaldırıyorlar. Bir çarşının insana müzik alanında bile bu denli katkısı olabiliyormuş demek ki.

zorbatv

Ülkemizde pek çok marka ve renk cipe özellikle büyük kentlerin caddelerinde sıkça rastlar olduk. Beyaz, altın rengi, siyah, gri hatta pembe! Kent içinde cipler yalnızca biraz konfor sağlamakla kalıyor. Oysa bu ciplerle safari yapsanız? Mesela, arkadaşlarınızı ya da ailenizi toplasanız, Şarm’a gelseniz, çukurlu tümsekli, ama bomboş bir çölde, virajlardan, dimdik inişlerden ve yokuşlardan geçseniz, hayatınızda hiç olmadığı kadar adrenalin salgılasa bezleriniz, hâlâ sıradan mı olur acaba cip maceranız?
Muhtemelen, safariyi nerelerde yapacağınıza dair kafanızda bir soru oluşmuş olabilir. Tabi ki, Mısır’ın Antalya’sı Şarm El-Şeyh’te yapabilirsiniz safariyi. Üstelik heyecanlı safarinin ortalarında durulan şirin mola yerinde, ılık bir köşeye çekilip turun ikramı olan sıcak çaylarınızı yudumlarken bir yandan da safarinin nasıl geçmekte olduğu hakkında koyu sohbetlere dalabilirsiniz. İkinci moladaysa, çay içmediyseniz ya da tekrar susattıysa sizi safari, geleneksel bir kahve dükkânında kahvenizi yudumlayabilir veya “Why Boat In The Dessert?” (Neden Çölde Bir Tekne Var?) yazılı teknenin yanında şaşkın bakış ve komik mimiklerle fotoğraf çektirebilirsiniz.
Kimi Avrupa gezginleri, Milano’nun Paris’in güzelliğinden dem vurur sık sık. Doğru, bu kentler müthiş mimarilere, şirin sokaklara sahiptir. Ama bir Şarm’ı da kapsayan Mısır turu yapana, bir de dantelli eldivenleriyle Milano butiklerinde dolaşmış madama hele bir sorun bakalım. Hangisi daha çok eğlenmiş, yüzündeki gülücükleri, yıllar geçse de unutamamış? Bana öyle geliyor ki, Mısır daha eğlendirmiştir. Mısır ziyaretçileri hem muazzam bir kültür bombardımanıyla karşılaşmış hem de içlerindeki çocuğun sesine kulak verip bol bol kahkahalar atmış olsalar gerek.

zorbatv

Bana kalırsa, insanoğlu şöhretin ambalajına değil, kültürün içeriğine bakmalı, seyahatini seçmeden önce. Mısır turumuz da hem kültürel zenginliğin, hem de müthiş eğlencenin en güzel örneklerinden biri oldu benim için.

Fotoğraflar: Murat Özsoy
 

Yorum

Nazim Alemdar (doğrulanmamış) Pa, 18 Eylül 2022 - 16:58

Çok güzel. Sanki orada imişcesine hissederek okudum.
Tebrikler.

Ferudun Babacan (doğrulanmamış) Pa, 18 Eylül 2022 - 19:04

Bence Eylül Özsoy
Çok büyük bir yetenek.
Armut dibine düşer misali
Ama
Boynuz kulağı geçmiş.
Can-ı gönülden tebrik ederim.

Edibe Acay (doğrulanmamış) Pa, 18 Eylül 2022 - 23:26

Güzel anlatım için teşekkürler.Umarım birgün gidip görme fırsatım olur.Corona'dan kurtulursak.

Rengin ILDIZ (doğrulanmamış) Pt, 19 Eylül 2022 - 18:49

Ne güzel bir damak tadı oluştu paylaşımınla Eylülcüm,Çok teşekkürler.Görülesi yerler listesine girdi bile.Başarılar canım, harikasın.

Füsun Ilıcak (doğrulanmamış) Per, 22 Eylül 2022 - 13:26

Çok güzel,büyüleyici bir anlatım.Bir an önce görme arzusu uyandırıyor. Teşekkürler,

Ali Fuat DAL (doğrulanmamış) Pa, 25 Aralık 2022 - 23:49

Safari jipleri - develer,
Deniz - çöl,
Rengarenk balıklar - toprak rengi dağlar.
Sıcak havanın yakıcılığı - deniz suyunun serinliği ve büyülü atmosferi
Tüm bu tezatlıklar yazıyı renklendiriyor. Yüksek tepelerden denizin mavi derinliklerindeki renk armonisi, çarşı-pazar yeri başarılı şekilde okuyucusunun dimağında yer buluyor.

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.