Zorba Dergi / 9 Ekim 2024 / sinema, Tolga Oskar
Cevher : “Güzellik Dalaveresi” TOLGA OSKAR
Yönetmen: Coralie Fargeat
Senaryo: Coralie Fargeat
Oynayanlar: Demi Moore, Margaret Qualley, Dennis Quaid
Ülke: Birleşik Krallık, ABD, Fransa
Tür: Korku, Dram, Bilimkurgu
Süre: 140 Dk.
Vizyon Tarihi: 1 Kasım 2024 (Türkiye)
Coralie Fargeat'nın on yıl önce çektiği 'Reality+' isimli kısa bilimkurgu filminde Cevher'in izlerini görmek münkün. 'Reality+' isimli kısa filmde görünüşünden memnun olmayan insanlar, hayallerindeki imaja sahip olabilmek için bir sanal gerçeklik uygulaması kullanıyorlardı. Enselerinden gerçeklik algısını değiştiren bir çip takılıyor ve 12 saat boyunca hem kendilerine hem de çip taktıran diğer insanlara kendi tasarladıkları suretlerde görünüyorlardı. Ancak 12 saat yeterli olmuyor, gerçek suretlerinde görünmeye başladıklarında problemler ortaya çıkıyordu. Bana göre tam anlamıyla Külkedisi'nin faytonunun saat 12'de balkabağına dönüşmesi olayıydı. Bu kısa filmden sonra Fargeat, 'Revenge' isimli uzun metraj bir intikam hikayesi anlattı. Revenge, Kill Bill benzeri bir feminist intikam filmiydi. O filmde epey mantık ve çekim hatası vardı ama her şeye rağmen seyir zevki yüksek bir filmdi.
Ve 2024 yılına geldiğimizde Coralie Fargeat'nın yeni filmi Cevher (The Substance) geldi. Cevher bu yıl, Cannes Film Festivali'nde En İyi Senaryo Ödülü'nü kazanıp bir de ilk gösteriminden sonra 11 dakika boyunca ayakta alkışlanınca herkesin dikatini çekti. Ardından 'Demi Moore'un yeni filmini seyretmeye kimse dayanamıyor. Çünkü içerdiği vahşet seyircilerin salonları terk etmesine neden oluyor!' haberleri yayınlanmaya başladı. Bu haberlerin doğru olduğuna eminim, çünkü herkesin gönül rahatlığıyla seyredebileceği bir film değil karşımızdaki! Çoğu sahnede gözlerinizi kapatmak isteyebilirsiniz! Korku sinemasının alttürlerinden olan beden korkusu (Body horror) üzerine kurulu bu filmde bolca kan, deforme olmuş beden ve şiddet var!
Elisabeth Sparkle (Demi Moore), kariyerinde zirveyi görmüş eski bir Hollywood yıldızıdır. Işıltılı günlerini geride bırakmış ve bir televizyon programında fitness şovu yapmaya başlamıştır. Ta ki, şovun yapımcısı (Dennis Quaid) onun yaşlandığını düşünüp işinden edene kadar. Yapımcı, fitness şovunda başı çekecek genç ve güzel bir kız bulunması için kolları sıvar. Çok geçmeden Elisabeth'in reklam panolarındaki fotoğrafları sökülür. Elisabeth'in yardımına 'Cevher' yetişir. 'Cevher' gizemli bir şirketin ürettiği gizemli bir maddedir ve sloganı şudur; 'Hiç kendinizin daha iyi bir versiyonu olmayı hayal ettiniz m? Daha genç, daha güzel, daha mükemmel...' Şirket, üstüne basa basa 'her şey senden geliyor, her şey sensin, sen bir tanesin.' gibi söylemlerde bulunuyor ama bu söylemlerin, ne kadarı doğrudur? Elisabeth'in kendisinden bölünerek ortaya çıkan, dna'sının en iyi versiyonu Sue'yla (Margaret Qualley) olan mücadelesi, aslında kendisiyle olan mücadelesi midir? Kendini var etmekle, kendini yok etmek arasında süren bu savaş, kuşkusuz toplumsal güzellik ve gençlik dayatmasının neticesidir ama hiçbir savaşın kazananı olmadığı gibi bu savaşın da kazananı yoktur! Belki de insanın asıl düşmanı, yine kendisidir!
'Cevher' bedenlerin sermayeye dönüştürülmesini, tüketim toplumunu, güzellik standartlarını, şöhretin getirdiklerini ve götürdüklerini sorgulayan, dökülen dişlerle, sökülen tırnaklarla ve grotesk yaratıklara dönüşen bedenlerle sınırları zorlayan bir film!
tolga_oscar@hotmail.com
Yeni yorum ekle