Toplumsal Gerçekçilik:
Ahmet Umur Deniz’in Desenleri
Faruk Çelik
Hem akademisyen hem de sanatçı olan Türk resim sanatının figüratif temsilcisi Ahmet Umur Deniz’in çalışmaları, geleneksel anlayışla modern sanat ifade biçimlerini kullanarak natüralist bir anlayışta desenler çalışmaktadır.
Toplumsal sorunlara değinen ve yaşamın gerçekliğini çoklu figürlerle kompozisyonlar oluşturan Deniz, genellikle işçi sınıfının, emekçinin dikta karşısında çaresiz ve aciz bir tavırla karakterleri betimler. Oluşturduğu figürler toplumsal sınıfın içinde bulunan yoksul haklın kent yaşamı içinde bir kaçışını gösterir.Kıymet Giray’a göre Deniz’in eserlerindeki figürler, kaderleriyle tek başına kalmış şekilde düşünen, oturan, yürüyen ve bununla beraber ümitsizliğin getirdiği değersizliği içinde hayat mücadelesini konu alır. Desenlerinin genelinde kalabalık bir topluluğun yürüdüğünü ve mekân algısının pek belli olmadığı doğal kompozisyonlar oluşturur.(Görsel 1).
Kompozisyonlarıçok fazla karmaşık gibi görünen ancak bütünsel anlamda çok dengeli bir yapıdadır. Detaycı ve özenle işlenmiş detaylar klasik desen anlayışının modern bir yaklaşımla kendine özgü bir çizgiyle tonlamaları yapar. Sanatçının gerçekçi bir yaklaşımla figürleri tasvir ederken, ayrıntıları ve dokuları vurgulamak için özellikle kontrast bir etki ve daha güçlü bir ifade biçimi olarak yoğun çizgi kullandığınıgörürüz. Ancak, bu yoğun çizgi kullanımı detaylı ve gerçek dünyadaki doğal unsurlara sadık kaldığını, doğal formların ve detayların doğru bir şekilde yansıtıldığını gösteren büyük bir kanıttır. Yani, bu figüratif desenler, gerçek dünyadaki olgulara, objelere ve insanlara özellikle halkın içinden toplumsal bir bakışla yapılmış olduğu açıktır. Bu figürlerin toplumsal bir bakış açısıyla seçilmiş olması, sanatçının toplumsal konulara duyarlılığını ve hassasiyetini gösterir. Toplumsal bir bakış açısı, belirli bir sosyal sınıfın veya grupların deneyimlerine odaklanarak toplumsal adaletsizlikleri veya eşitsizlikleri vurgular. Dahası bu figürler, yoksul halktan seçilmiş olması, ekonominin zorluklarına veya güçsüzlüğüne maruz kalan insanpsikolojisinin dayanacak bir güce sahip olmayıp göç etmeye zorlamıştır. Peki bu insan topluluğu nereye gittiğini sorgulamak yerinde olur. Büyük olasılıkla kent yaşamından uzaklaşıp daha kırsal hayata göç ettiğini düşünebiliriz. Görsel 2’deki desene baktığımızda diğer desenlerine göre bir ormana benzeyen doğal bir ortama yerleşmeye veya yeni bir başlangıç kurmak için işaretlerini görürüz.
Ahmet Umur Deniz’in desenleri, geleneksel sanat anlayışını modern bir bakış açısıyla birleştirerek ilginç bir denge sağlar. Natüralist bir teknik, gerçekçi detaylarla figürleri tasvir ederken, modern bir yaklaşım, belki de konuyu sıradan bir olgudan ziyade daha soyut veya sembolik bir şekilde betimler. Görsel 2’deki resme baktığımızdamerkezde bir kadın ve bir erkek figürünün kazandıkları zaferin gururunu taşıyan bir başarıyla yürüdüğünü görüyoruz. Erkek figürünün omuzlarında Türk bayrağı var. Ancak bu figür bu başarıyı kolay kazanılmadığını, bir emekçinin veya toplumsal kuralların içinde hapsolmuş bir karakter olarak yorgunluğunu yüzünden okuyabiliyoruz. Ahmet Umur, her ne kadar bir mücadelenin başarısını göstermeye çalışsa da geçmişin verdiği acıları, tedirginliği, figürlerin portrelerinde ustaca çizmiştir.Bu insanların hayatta mücadele etmek zorunda oldukları zorlu bir yolculuğun başlangıcında vardıkları noktayı ifade ettiğini düşünebiliriz. Belki de bu figürler, bir değişim veya dönüşüm sürecinin eşiğinde olduklarını ve bir şekilde harekete geçmeye, yeni bir başlangıç için eyleme geçmeye hazır olduklarını belirtiyor.
Dahası bu resimde ormanıniçinde natüralist bir anlayışla kalabalık insan topluluğubetimlemiş olması, izleyiciye sosyal adaletsizliğinmanzarasını hatırlatır ve kalabalık figürlerin modern bir çizgi veya renk kullanımıyla stilize edilmiş olması, bu eserin geleneksel ve modern unsurlar arasında bir denge kurduğunu gösterir. Ayrıca Ahmet Umur Deniz’in bu çalışması modern toplumun hızı ve karmaşıklığıyla doğanın sakinliği ve güzelliği arasındaki çatışmayı da gösterdiğini düşünebiliriz.
Şehrin gündelik yaşamı içinde bulunan insan tiplerinden kesitler sunan sanatçı, yüz ifadelerindederinlik gibi değerlere önem verdiğini tonlamalarından görebiliriz.Sanatçı, resmin plastikdeğerleri açısından baktığımızda ışık-gölge karşıtlığına da büyük önem verir. Deniz’in figürleri, yüzlerindeki donuk ve yorgun ifade ile yaşamınbirey üzerindeki psikolojik etkilerini yansıtır. Kemal İskender’e göre figürlerde dramatik bir anlatımtercihine yönelen sanatçı, toplumsal hayatın bireyi kısır bir döngü içine alan rutinyaşam tarzının psikolojik boyutunu yansıtma gayreti içindedir. Diyebiliriz ki Ahmet Umur, Türk resim sanatının çağdaş figüratif biçimiyle toplumsal sorunlarını gerçekçilik bir anlayışıyla klasik ve modern desen anlayışını sentezleyerek yeni bir dil ortaya koymuştur.
Mayıs 2024
Yeni yorum ekle