Meliha Yıldırım’ın Ankaralı Yazarları

Edebiyat

Meliha Yıldırım’ın Ankaralı Yazarları

Yazar Gülümser Öğütçü Egüz ile Söyleşi

“Yaşam da deniz gibi su damlalarından meydana gelmiş bir bütündür.”

Merhaba, sevgili arkadaşım Gülümser Öğütçü Egüz. Uzun zamandır yazdığını biliyorum. Ne hissediyorsun yazarken? Korku mu, mutluluk mu ya da kendini o ana mı bırakıyorsun?

Sevgili Meliha, yazarken ben öykü kahramanı oluyorum. Acı çeken oğlunu kaybetmiş bir anne, yoksulluk içinde bir çocuk, çaresizlik içinde kıvranan hasta bir genç olabiliyorum. Anlayacağın bir yerde empati uyguluyorum diyebilirim. Bu benim için zor olmuyor, o olayı adeta yaşıyorum, bu duygusal bir yapım olduğundan olabilir.

Günlük olayları kolaylıkla kurguya çevirebiliyor musun? Yoksa senin konuların yazmayı düşündüklerin hayatın akışından başka şeyler mi?

Elbette günlük olaylar öykü konularım. Yaşamın içinde insanlar o kadar çok olayla karşılaşıyorlar, acılar çekiyor, ara ara mutlu oluyor hastalık, ayrılık, ölüm yaşıyor mücadele ediyorlar ki. Bence her yaşanan bir öykü konusu olabilir. Duygusal bir yapım olduğundan, ayrıca iyi bir gözlemci olduğumdan olacak öykü kahramanları ben oluyor sanki ben de yazılan öykü, dersem fazla abartı olmaz sanırım.(Aynen bir fotoğraf makinesi gibi beynim olayları çekiyor, kurguluyor ve öyküye dönüştürüyor gibi)

İlk yazman gerektiğine nasıl ve ne zaman karar verdin, seni tetikleyen ne oldu?

Sevgili Meliha, lise yıllarından diyebilirim, kompozisyon derslerinde verilen konuları güzel anlattığımdan olacak Duvar Gazetesinde hep yayınlanırdı, şiirler yazıyordum. Annem bu konuda teşvik ederdi. Beni tetikleyenyaşadıklarım, acılarım, karşılaştığım olaylar, çevremde gördüklerim diyebilirim.

Bize edebiyat yolculuğunu ve kitaplarını anlatır mısın?

Dediğim gibi lise yıllarından beri yazıyorum, günlük tutuyorum. Bu alışkanlığım halen devam ediyor diyeceğim, yazmayı seviyorum. Emekli olduktan sonra öyküler yazmaya başladım. İnsanlar beni çekiyordu adeta. Fiziksel olarak aynı diyebileceğimiz insanlar aslında duygusal, düşünsel, ruhsal olarak farklıydılar. Felsefeye ilgi duymaya başladım. Yaşamın içinde insanlar acılar, mutluluklar, hastalık, ayrılık, ölüm yaşıyorlar, fakat her biri ayrı ayrı sorunlarla karşılaşıyorlardı. Bu beni yazmaya yönlendirdi, yazdım yazdım, her olayı, hissettiklerimi.

İlk kitabım “HANGİ EVLİLİK” 1997’de yayımlandı. Çeşitli evlilikler, paylaşımlar, karşılaşılan sorunları anlattığım bir kitap.

“AN FOTOĞRAFLARI” Yaşamdan gördüğüm, dediğim gibi adeta bir fotoğraf makinesiyle çektiğim,insan yaşamlarının yaşadığı olayları kurguladığım, öyküler. Bu kitapta küçürek öyküler de yer alıyor.

Bu öykülerden: “BEYAZ BASTON”

                         Beyaz bastonuyla yürüyordu

                         Mutsuz insanlar arsında

                         Ayak seslerinde zorlanırken

                         Ne kadar mutlular diye düşünüyordu.

Kimse kimsenin iç dünyasını, ne yaşadığını bilemez.

“ANNA” 2021 yılında ve “YAŞAMDAN ESİNTİLER” 2022 yılında çıktı. Bu kitaplarda öyküler dediğim gibi yaşamdan.Oğlunu kaybeden bir annenin hissettikleri, hasta olan kişilerin yaşama olan özlemleri. Behzat Bey, Mustafa Amca, Anna, Çocuk Alper. Daha nice öykü okuyucuyu düşündüren, içinde kendini bulduğu, demek bazıları da  bu sıkıntıda dedirten  öyküler.

“PENCEREMİZDEN YANSIYANLAR” adlı öykü kitabımız iki senelik çalışma sonucu yönlendirici olarak birlikte olduğum altıarkadaşımla çıkardığımız öykülerimizden oluşan kitabımız mevcut.

“İNCİ TANELERİ VE YAŞAM” Şiir Kitabım 2024 yılında çıktı.

Yazmayı günlük hayatın içinde düzenli bir şekilde yapabiliyor musun?

Emekli olduğum için iş hayatı gibi yoğun değilim, yazmaya vakit ayırabiliyorum. Etkilendiğim bir olay, kişi, kendimce düşüncelerimin sonucu varsıllaşan duygular benim yazmamı tetikliyor, yazıyorum. Özgür takılıyorum. Her gün mutlak yazmalıyım diye kendimi zorlamıyorum. Bazen devamlı yazdığım oluyor. (Hani derler ya ilham geldi diye) …

Ankara’da olmak senin için özel bir anlam ifadeediyor mu?

Ankara bana sisler arasında karamsar görünen gizem yüklü bir şehir.Ağır, düzenli, çalışkan, realist, zor konuşan bir adam gibi geliyor, seviyorum Ankara’yı. Bana gelince ben her yerde yazarım, yeter ki duygusal belleğim etkilensin.

Öykülerinde günlük ilişkilere çok önem verdiğini okura hissettiriyorsun ve bunu başarıyla kurguluyorsun. Sahi senin hayatında insanlar bu kadar önemli mi?

İnsanları seviyorum. İyi yönleri olsun, kabul görmeyen yönleri olsun(ki, buna pek inanmıyorum hataların o insanların yaşadıkları koşullardan geldiğine inanıyorum.) onları oldukları gibi kabul ediyorum. Yaşamı bir denize benzetirsek o su damlalarından meydana gelmiş bir bütün değil mi? Su damlaları olmasa denizoluşamaz.İnsanlar olmasa yaşam olmaz. Yaşam acılarla, mutluluklarla bir bütün. İnsanları oldukları gibi kabulleniyorum, iyi yönleriyle ve kabul görmeyecek yönleriyle. Değiştirmeye uğraşmıyorum.Değiştiremeyeceğimi tecrübelerime dayanarak biliyorum, oldukları gibi kabulleniyorum.

Aklında yazmayı düşündüğün ama beklettiğin meselelerin var mı? Bunu öykümde anlatmalıyım dediğin ya da onu hemen yazar mısın?

Sevgili Meliha, yazar bir pandora kutusu. Açılırsa içinden neler çıkar neler. Tabii var. Yaşamı yaşanır hale getirme, güzel yaşam nasıl olabilir konulu bir dosyam var. Şiir dosyam, genç yaşta kanserden kaybettiğim kardeşimle paylaştığım acı dolu zamanları anlattığım roman çalışmam, öykülerimden oluşan yarım bir dosyam var.

Ben sizi yıllardır edebiyat dünyası içinde görüyorum,çeşitli etkinliklerde karşılaşıyoruz. Yıllar içinde gözlemlerin ne diye sorsam?

Sevgili Meliha yazan kişiler pıtrak gibi artmış durumda.Herkes yazıyor gibi ve kitap oluyor.Sevindirici mi? Bilemedim doğrusu, yaşam engebeli.İnsanların yazarak kendilerine uğraşı bulmaları, rahatlamaları iyi gibi. Fakat yazılanların kaliteli olması, okunur olması, bir şeylere dokunması gerekli değil mi?

Yine de yazalım. Okuyalım, söyleşilere katılalım, yaşamımızı besleyelim derim.

SAYGI VE SEVGİLER.

Foto Galeri

Yorum

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.