Dışsal Özgürlük Alanı ve Aile

Görsel Sanatlar

Sanat ve Özgürlük 3: 
Dışsal Özgürlük Alanı ve Aile


Kemal Aslan*


Dışsal özgürlük, sanatın en görünür yüzüdür. Bu kabulle birlikte; siyasal, ekonomik, toplumsal, kültürel koşullar ve dayatmalar onun görünürlüğünde önemli rol oynarlar. Eserin, kitlelere ulaşmasında karşılaşılan zorluklara göre, sanatçı özgürlüğün sınırlarını kavrar. Dışsal özgürlük, sanatçının; siyasal, ekonomik, toplumsal ve kültürel hegemonya ile karşılaştığı yani yüzleştiği alandır. Bu noktada sanatçının iki seçeneği belirir; ya dayatılan hegemonya çerçevesinde daraltılan dışsal özgürlük alanında varoluşunu sürdürmeyi yeğleyecek, ya da bu hegemonyanın parçalanmasına destek olabilecek muhalif bir yerde kendini konumlandıracaktır. 

Öte yandan, sanat yapıtının kültür endüstrisi tarafından metalaştırılması, sanatçıyı “piyasanın gerekliliklerine” uymaya ya da boyun eğmeye zorlayabilmektedir. Farklı siyasal çizgide yer alan sanatçı, kimi zaman sanatsal üretimin tanıtımını, piyasaya sunulmasını sağlayan kurum ve şirketlerle ters düşebilmektedir. Metalaştırılan sanat ürününün piyasa dolaşımını sağlayacak olan kurum veya şirketlerle benzer eğilimler göstermeyen sanatçı, eserinin kitlelere ulaşmaması gibi sonuçlarla karşılaşabilmektedir. Dışsal özgürlük alanı sanatçının ürettiği eserin hedeflediği kitlelere ulaşıp ulaşmamasında sorun yaşayıp yaşamadığı çerçevesinde belirlenir.  Eserinin yayınlanmasında, kitlelere ulaşmasında bir sorun olmaması dışsal özgürlüğün bireysel anlamda var olmasının göstergesi olarak değerlendirilebilir. Farklı siyasal eğilim ve düşüncedeki sanatçılar için de geçerli olması durumunda nesnel açıdan dışsal özgürlüğün olduğu söylenebilir.

Sanatçının eserini hedef kitlelere ulaştırırken belirleyici olan dışsal özgürlük kadar, eserin üretilme aşamasında sanatçının bireysel özgürlüğü de önem taşır. Çünkü sanatçı eserinin üretim sürecinde ya da sanatsal yaratıma yönelten koşullarda yakın ilişkileri (aile, arkadaş vb.) belirleyicidir. Sanatçı da her birey gibi bir aile ortamında kendini geliştirir. Aile içi ilişkilerde yaşananlar onun kimliğini, duyarlılıklarını belirler. Ece Ayhan “ırzına geçilmiş çocukluk bizimkisi” sözüyle aile ilişkilerinin sanatçıda yol açtığı yıkımlara, travmalara dikkat çekmiştir. Aynı şekilde, Alice Miller’in on emirdeki, “anne-babana saygı göster” sözüne muhalefet etmesi de aile içi şiddetin, travmaların çocukluk çağı yaşantılarındaki etkilerine vurgu yapmak içindir. Sanatçı da bir çocuk olarak sevgisizlik, baskı, engelleme, şiddet, vb. yaşadığı durumların üstesinden gelme, onlarla ürettiği eserler aracılığıyla yüzleşmeye çabalar. Sadece aile ortamında değil, arkadaş, okul çevresinde de farklılığını korumak isterken yaralanır. Kimi durumlarda ailesiyle birlikte de dışlanabilir ya da zor koşullarda yaşamaya mecbur bırakılabilir. Küçük bir çocuk olarak sanatçı, ailenin başına gelenlerden kendi payı olan keder hissesini alır. Sonuç olarak; hem aile travmaya yol açabilir hem de ailenin kendisi travmaya maruz kalabilir. Bu çifte yaralanma, her insan tekinin baş edebileceği bir durum değildir. Estetik kavrayışla somutlaştırılan duyarlılık, bu durumdan çıkış yolunun kaynağı olabilmektedir.  Sanatçı, açık ya da gizli yüzleşmeleriyle, ürettiği eserlerle bu travmalarına merhem sürer. Sanatçının merhemi sanattır çünkü. Bu alan, sanatta dışsal özgürlük üzerine en az konuşulan (aile içi travma, ailenin travması) konudur. Toplumsal alanda yaşanan ve dışsal özgürlük alanını daraltan, kısıtlayan benzeri durum başka bir yazının konusudur.

Kolay olan; sadece siyasal rejim ve kültür endüstrisi üzerinden dışsal özgürlüğü konuşmaktır. Ancak, hegemonyanın her alana sızdığını ve gündelik yaşamda açık veya örtülü bir biçimde çalıştığını da unutmamak gerekir. Kısaca; dışsal özgürlük alanı farklı düzeylerde etkileşimlerin gerçekleşmesiyle ortaya çıkar. Bu alanların her birinin üzerinde öteki yazılarımızda durmaya çalışacağız. 

*Dr. Öğretim Üyesi, Haliç Üniversitesi
.

 

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.