Ayın Seçkisi
Fener Bekçisi
Jeanette Winterson
Jeanette Winterson Fener Bekçisi'nde okuru İskoçya'nın bir sahil kasabasına götürüyor. Babası yıllar önce kaybolan Gümüş, annesi de talihsiz bir şekilde ölünce fener bekçisi Pew'un yanına verilir. Sıradışı bir bekçi olan Pew geçmişe ve bugüne dair hikaye koleksiyoncusu gibi durmadan hikayeler anlatır. Sevgi, merhamet, çaresizlik, hüzün dolu hikayeler. Fakat hikayelerin tümünde aşkın gölgesini hissettirerek, bilgece anlatmakta. Winterson'un büyüleyici dili, kurgusu ve felsefi diyalogları olağanüstü. Elimden bırakamadım doğrusu.
Mutlaka okumalısınız...
Gölgeler Çekildiğinde
Cahide Birgül
Kitabı elime alır almaz sayfalar akmaya başladı. İlk kitabı olmasına rağmen usta bir kalemin elinden çıkmışçasına etkili, başarılı bir roman Gölgeler Çekildiğinde.
İnsanın ruhunun derinliklerinde gezinirken, kasvetli odalarda ve eşyanın ruhuna dokunurken ki mahareti olağanüstü.
Felçli babasıyla yalnız yaşayan Esin'in hayatına ansızın giren kuzeninin yaşamlarındaki değişimi anlatır Gölgeler Çekildiğinde.
İnsanın yalnızlığını, travmalarını, kasvetli evleri, sorunlu ilişkileri cüretkar ve olağanüstü betimlemelerle anlatıyor. Kısacası roman beni benden aldı. Son zamanlarda okuduğum en iyi roman Gölgeler Çekildiğinde.
Mutlaka ama mutlaka okumalısınız.
Kendine Saygı
Christophe Andre-François Lelord
Andre ve Lelord kendine saygı kavramını örnek vakalar ve bilimsel araştırma sonuçlarıyla somutlaştırarak enine boyuna incelemişi Kendimize saygımızın yüksek olduğunda yaşamımızın nasıl etkin olduğunu, düşük olduğunda ruhsal yapımızın nasıl sıkıntılı olduğunu gözler önüne seriyor. İstediğim yaşamı sürüyor muyum? Yeteneklerim ve kusurlarım nelerdir? Kendimle barışık mıyım? Kendi gözümde, yakınlarımın gözünde, tanıdıklarımın gözüyle değerim nedir? İşte bu sorulara verdiğimiz cevapların toplamı kendine saygı kavramını oluşturduğunu belirtiyorlar kitapta.
Merakla okuduğum, ufkumu açan bir kitap.
Mutlaka okumalısınız.
''Birçok yazar, insanların, kendilerinden kuşkulandıkları için başarı, güç, şöhret peşinde koştukları düşüncesindedir. Zira gerçekten güçlü bir kendine saygı duygusuna sahip olanların güç ve şöhret peşinde koşmamaları, mutluluğu tercih etmeleri gerekir. M.Ö. 4. yüzyılda yaşamış olan Yunanlı Ksenofon, kahramanı Kyros'u şöyle konuşturur: 'Büyük işler başardık diye artık kendimizle ilgilenemeyeceksek, ben bu mutluluğa gönüllü elveda derim.’
Kendine saygı, her halükarda yaşamımızın sayısız boyutuna karışmıştır. Her şeyi açıklayamaz ama motivasyonlarımızın çoğuna ışık tutar...''
Yeni yorum ekle