Islak Gözlerini Bensiz Kurutma

Şiir

İlkay Sarıkaya

Islak Gözlerini Bensiz Kurutma 

Zaman ne tuhaf şeydir, biz insanların dünyasında:

Uzun geceden sonraki sabah uyanırız,kimsesizlik doldurduğumuz sigaramızı ciğerlerimize çekerek,

Kaldırırız, karışık zihnimizi boğucu yastıktan.

İlk uyandığımızdaki olduğumuz kişi,herkese dönüşmeden geçirdiğimiz anlar değil midir,bizi onlardan ayıran,Tanrının en büyük armağanı?

Eski ahşap sandalyenin eski solgun yüzüne otururuz,önümüzdeki koca bir ömürle.

Önceleri anlamayız onu,gittikçe kafamız karışır,tüm yaşam birbirine girer.

Gökten çisilçişil yağmurlar boşalır küçük evrenimize,

Damlalarda akar yıllar,birikir bir oyukta ömre dönüşür…

Gökyüzü ile yeryüzünü kılavuz eder insanoğluna sarhoş Tanrı,kanı kırmızı şarabından yaşlı Mesih’in üstüne dökülür,

Yıkanır Tanrının kanıyla Mesih…

Hiçlik dolu Ademoğullarına göğün gazabını ve de güneşi anlatır.

İnsan da bütün hayatı boyunca seraplara inanır,yok sayar Mesihi.

Aşık olur başkasına sevdalı dünyalıya,

Afrodit sanır onu her gördüğünde,

Sanki geceleri yanan ateşe tapan Mecusiler gibi, tapar ona,

Bir tek dua eder kalbinin en saf köşesine ‘Islak gözlerini bensiz kurutma sevgilim’…

Yarattığımız ruh aşık olur, yaratılmak istenen ruha…

Durgun ırmaklarda çırılçıplak yüzmek istersin, lakin korkarsın duyacağın azaptan

Ve yeni duygular kuşatır seni,

Kimsesizliğin en yoğun bastırdığı gecede…

Anne dersin; o bereketli kadınların dünyasına,sahip olduğumuz kaderin en güzel yanına…

Korkuyorum dediğinde; benliğin bir eylül gecesi turuncu ağaçtan dökülen yaprak gibi, düştüğünde gözlerinden, seni sevgiyle besleyip büyüten güzel kadına,ağlar seninle beraber ömrü yettiğince…

Kimse yoktur bazen yanında,tek başına kalmışsındır, dağınık zihninin tam ortasında…

Kapalısındır her sevgiye,bilmediğin topraklarda körsündür…

Bir mucize ararsın nehrin başında,yapraklarını çoktan dökmüş bir ağaçsındır dopdolu ormanda, ya da kimsenin gülmediği soytarısındır…

Onun silüeti huzur verir yorgun benliğine,

Güzeller güzeli Demeter’dir o,sen ise bitkin Persephone

Usulca açar kanatlarını gelmeni bekler…

Zifiri karanlık gecenin bağrında sen de sokulursun yüce kadınına…

 

 

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.