KİTAP ADASI
Ağustos Seçkisi
Doğmak
Irigaray insanın doğumuna özel bir önem atfediyor. Doğmayı insan yaşamının en önemli edimlerinden biri olarak görür ve hatta yanlış doğan bir insanın yaşam iradesini geliştirmeden öldüğünü savlar. İnsana dışarıdan dayatılan kuralların, insanı kendi doğal kimliğinden uzaklaştırdığını ve üretilmiş bir nesneye dönüştüğünü ifade eden Irigaray, dünyayı kadın ve erkek arasındaki sevgi ve arzu ilişkisinden yeniden inşa etmeyi öneriyor. Düşünce dünyamızı geliştiren oldukça zihin açıcı bir kitap.
Buluşmalar
Çiğdem Ülker edebiyata, sinemaya, kentlere dair harika bir çalışmaya imza atmış. Kitapta neler yok ki? Çin Seddi'nden Saatleri Ayarlama Enstitüsü'ne, Sadık Hidayet'in Kör Baykuş'una, Kıbrıs'a, Küba'ya, Mısır'a, Ankara'ya, Lizbon'a Gece Treni'nden Hakkari'de Bir Mevsim'e, Dövüş Kulübü, Hayvan Mezarlığı, Otomatik Portakal'a, kentler, kitaplar, filmlere dair oldukça zengin denemeler. Türk ve Dünya edebiyatının çağdaş ve klasik eserlerini, kentlerin ve ülkelerin yarattığı izlenimleri edebiyatçı gözüyle değerlendirip kaleme almış Çiğdem Ülker.
Fener Bekçisi
Jeanette Winterson Fener Bekçisi'nde okuru İskoçya'nın bir sahil kasabasına götürüyor. Babası yıllar önce kaybolan Gümüş, annesi de talihsiz bir şekilde ölünce fener bekçisi Pew'un yanına verilir. Sıradışı bir bekçi olan Pew geçmişe ve bugüne dair hikaye koleksiyoncusu gibi durmadan hikayeler anlatır. Sevgi, merhamet, çaresizlik, hüzün dolu hikayeler. Fakat hikayelerin tümünde aşkın gölgesini hissettirerek, bilgece anlatmakta. Winterson'un büyüleyici dili, kurgusu ve felsefi diyalogları olağanüstü.
Mobius Dick
Edebiyat, felsefe ve bilimi buluşturan çok zengin ve mükemmel kurgulanmış bir roman Mobius Dick. Her şey fizikçi Ringer'in telefonuna gelen gizemli bir mesajla başlıyor. Sonrasında kitabın gizemi sizi sarmalayıp içine çekiyor. Paralel evrenlerden dalga fonksiyonlarına, Nietzsche'den Schrödinger'e, Buddenbrook Ailesinden Kedi Murr'un Hayat Görüşleri'ne son derece edebi, felsefi ve bilimsel coğrafyalarda gezdiriyor sizi Andrew Crumey.
Koloni
Kitabı okurken film izliyormuş hissine kapıldım. Bütün sahneler gözümde canlandı. İrlanda'nın batı kıyılarındaki kayalık bir ada. Sisli, puslu, nadir de olsa güneşli bir hava, topu topu bir düzineden oluşan yoksul ada halkı.
İrlanda'nın dört bir yanında bombaların patladığı 79 yazında İngiliz bir ressam inzivaya çekilip uçurumların resmini yapmak üzere adaya yerleşir. Bir müddet sonra Fransız bir dilbilimci İngilizceye yenik düşüp ölmekte olan adanın dilini ''kurtarmak'' için onu kayıt altına almak üzere adaya gelir. Birbirlerinden çok hoşlanmayan bu iki misafir aslında adadaki yerlileri pek hesaba katmadan kendi kişisel ihtiraslarının peşinden koşarken bambaşka gerçeklerle karşılaşmak durumunda kalır.
2022 Booker Ödülü'ne de aday gösterilen Koloni sömürgeciliğin karanlık yüzü, kimlik, kültürel aidiyet, dil gibi konuları işlerken yer yer şiir formatında anlatımıyla son derece özgün bir yapıt aynı zamanda. Audrey Magee olağanüstü bir kalem.Mutlaka ama mutlaka okumalısınız.
Yorum
Kaleminize sağlık…
Kaleminize sağlık... Birbirinden ilginç kitaplar, hakkında verdiğiniz bilgiler, daha okumamız gereken ne çok kitap olduğunu bir kez daha hatırlatıyor bize. Teşekkürler...
Yeni yorum ekle