İskenderiye - Akdeniz’in Gelini

Edebiyat

İskenderiye - Akdeniz’in Gelini

 

Murat Özsoy

 

Sabahın erken saatlerinde Kahire’den Mısır’ın ikinci büyük kenti İskenderiye’ye doğru yola çıkıyoruz. Üç saat kadar süren bir otobüs yolculuğunun ardından Akdeniz’in Gelini’ne ulaşıyoruz. Kahire`den hepi topu 225 km uzaklıkta ama kentin atmosferi Mısır’ın bir başka yönünü, Akdenizli yüzünü yansıtıyor. İskenderiye, kütüphanesi, feneri, kalesi yanı sıra yemekleriyle de ünlü. Arap dünyasının Kahire, Bağdat, Riyad’dan sonra dördüncü, Afrika’nın dokuzuncu büyük kenti.

İskenderiye insanı hoşgörülü, yaşamın tadını çıkartmayı seviyor. Kendini Akdeniz’in masmavi sularına bırakıvermiş insanlar görüyoruz İskenderiye’de. Aylardan Kasım ama kimin umurunda ki... Kahire’deki taksiler Beşiktaş renklerindeydi. İskenderiye’deki taksilerin ise sarı-siyah ya da kavuniçi-siyah renkleri tercih etmiş olduklarını fark ediyoruz.

İskenderiye’nin nüfusu 6 milyonun, Kahire’ninki ise 22 milyonun üzerinde. Nüfus açısından, İskenderiye Ankara’yı, Kahire de İstanbul’u anımsatıyor. Kadın başına ortalama üç çocuk doğuyor bu ülkede. Mısır’ın diğer ünlü turistik yerlerinin nüfusları ise milyon seviyesinde bile değil. Asvan’ın nüfusu 300 bin, Edfu 100 bin, Esna 50 bin, Kom Ombo’nunki ise 45 bin kadar.

Mısır’ın Akdeniz’de hatırı sayılır bir kıyı şeridi var. İsrail’den Libya sınırına dek 1.181 km... Akdeniz kıyısında bir dalgakıran gibi yükseliyor İskenderiye. Koca Akdeniz’in en büyük kenti. Sahildeki upuzun binalar kirli sarı renkte... Bir bölümünün ciddi bakıma ihtiyacı var.

Kayıtbay Kalesi tam karşımızda. Krema gibi bembeyaz. Kale, Denizcilik Müzesi’ne de ev sahipliği yapıyor. 1480 yılında Mısır Sultanı Kayıtbay zamanında yapılmış. Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan ve depremde yıkılan İskenderiye Feneri’nin taşlarıyla inşa edilmiş.

MÖ 247’de inşa edilen fener ise gerçekten harikaymış doğrusu. Boyu 115-135 metre arasında tahmin ediliyor. Kahire’nin Khufu ve Khafra piramitleri ardından dünyanın o dönem üçüncü büyük yapısı olarak kabul ediliyor.

İçinde çalışanlar için 300’ü aşkın odası olduğu söyleniyor. Talihsiz fener 956’da ilk deprem darbesini yemiş. Üç buçuk asır sonra gelen 1303 depremi fenerde sol kroşe etkisi yaratmış. Aradan yirmi yıl geçti geçmedi derken 1323 depremiyle harika fenerimiz nakavt olmuş. Doğrusu hiç de az değil 1.500 küsur yıllık bir fener yaşamı da...

İskenderiye sahilleri pek sevimli, ancak bi parça da dikkat etmekte yarar olsa gerek. Çünkü sahil ve çölde II. Dünya Savaşı yıllarından kalma 17 milyon kadar mayın bulunduğu söylentileri yaygın. Ünlü El-Alamein savaşının olduğu yer İskenderiye’nin 106 km kadar batısında. 1942’de İngiliz general Montgomery bir karşı saldırıyla Alman ordusunu batıya sürüp Mısır’dan çıkartıyor. 11 bin asker ölüyor çatışmalarda.

220 MİLYON DOLARLIK MODERN KÜTÜPHANE

2002’de tamamlanan modern İskenderiye Kütüphanesi’ni gezerken hayran kalıyoruz. Yedi yılda inşa edilen kütüphane 220 milyon dolara mal olmuş. Kökleri MÖ III. yüzyıla dek uzanıyor. Antik dünyanın en büyük kütüphanesiymiş.

MÖ 48’de limanda yangın çıkar ve dillere destan kütüphane yanar kül olur. Orijinal kütüphane yangında kül olmuş ama aradan iki bin küsur yıl geçmiş ve 2002’de yeniden okuyucularına hizmet vermeye başlamış. Geç olsun, güç olmasın, sözü hiç de boşuna değilmiş doğrusu. İki bin küsur yıl bekleyen derviş, sonunda muradına ermiş. Modern kütüphanenin 8 milyon cilde ev sahipliği yapması öngörülüyor.

Cemal Abdülnasır’dan söz edilirken İskenderiye Kütüphanesi görevlisinin Cemal yerine Gemal Abdülnasır demesi dikkatimizi çekiyor. Mısır Arapçasında Cemal, “Gemal” diye okunuyor. Diğer Arap ülkelerinde ise “Cemal” olarak söyleniyor.

BÜYÜK İSKENDER’İN MEZARI HUZUR MU KAÇIRIYOR?

Mısır’ın Pers İmparatorluğu’nun bir parçası olduğu yıllara dönelim. Tarihler MÖ 333’ü göstermektedir. Büyük İskender Pers Kralı 3.Darius’la cenk eder. Nerede dersiniz? Bizim memlekette. İskenderun yakınlarındaki antik şehir İssos’ta... İskenderun’u kuran da Büyük İskender’in ta kendisidir zaten.

Büyük İskender Persleri yenilgiye uğratınca, Pers yönetiminde bulunan Mısır’ı da elde etmiş olur. İskenderiye’yi bir liman kenti olarak kurarak firavunların dünyasıyla Babil, Pers ve Yunanların dünyalarını birleştirmek ister. Akdeniz’le Nil arasında köprü olacak bir başkent arayışı içindedir. Büyük İskender’in, uzun uzadıya kent kurmak gibi detaylarla geçirecek zamanı yoktur; kentin sınırlarını çizer ve yeni fetihlere doğru yelken açar.

Sınırlarını çizdiği kenti yeniden görmek İskender’e nasip olmaz. MÖ 325’te öldüğünde Memfis rahipleri cenazesini İskenderiye’ye gönderirler. Neden böyle yaparlar? Çünkü inançlarına göre, İskender’in mezarına ev sahipliği yapan kente huzur gelmezmiş; başı beladan, savaştan kurtulmazmış.

YAZLIK BAŞKENT ESKİ PAMUK ZENGİNİ

1860’larda Amerikan iç savaşı nedeniyle dünyada pamuk sıkıntısı baş göstermiş. İskenderiyeli tüccarlar da fırsat bu fırsat deyip pamuk pazarına hâkim oluvermişler. Ancak, 1869’da Süveyş Kanalı’nın açılmasıyla, kanal boyunca yeni limanlar devreye girmiş ve İskenderiye’nin pamuk hâkimiyeti kırılmış. Ancak o tarihe kadar, yürü ya kulum düsturuyla pamukta paraya para dememiş.

İskenderiye, antik çağda bilimin merkezi imiş; 1800’lerden itibaren ise Mısır’ın ticaret ve denizcilik merkezi olmuş. Öte yandan uzun zamanlardan beri Mısırlı yöneticilerin yazlık başkenti olma özelliğini de korumaktadır İskenderiye.

1932’ye tarihlenen Yazlık saray El-Montaza ve bahçelerini seyrediyoruz. İngiltere'den bağımsızlığını elde eden Mısır'ın ilk kralı I. Fuad yaptırtmış sarayı ve bahçeleri. El-Montaza muhteşem bahçesi ve hurma ağaçları ile haklı bir ün sahibi; oradan ayrılırken, istisnasız hepimizi kendisine hayran bırakmıştı.

Foto Galeri

Yorum

Cevdet (doğrulanmamış) Pa, 21 Temmuz 2024 - 10:11

İskenderiye'ye ilerde ziyarete gideceğimi zannetmiyorum. Ama en azından bu yazı sayesinde epeyce bir bilgim oldu. Aslında son derece de ilginç bir tarihçesi var, Mısır'daki diğer eserler gibi. Yazarı bilgilendirdiği için kutluyorum.

Füsun Yürüten (doğrulanmamış) Pa, 21 Temmuz 2024 - 16:51

Bilmediğim yerleri yazılarınızla tanımak harika.. Teşekkürler...

Şukran (doğrulanmamış) Ct, 03 Ağustos 2024 - 18:12

Tebrikler, hem geziyorsunuz hem işiniz, çok şanslısınız Fotoğraflarda çok güzel, anlatiminizda 🎀

Yeni yorum ekle

Düz metin

  • Hiç bir HTML etiketine izin verilmez
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.