Şişli Kız: “Cinayet doğurulmuş olmak mı?” TOLGA OSKAR

Zorba Dergi / 12Şubat 2025 / sinema, Tolga Oskar

Şişli Kız: “Cinayet doğurulmuş olmak mı?” TOLGA OSKAR

Yönetmen: MagnusvonHorn

Senaryo: MagnusvonHorn, LineLangebekKnudsen

Oynayanlar: VicCarmenSonne, TrineDyrholm, BesirZeciri

Ülke:Danimarka, Polonya, İsveç

Tür: Tarihi, Psikolojik, Dram

Süre: 123 Dk.

Vizyon Tarihi: 17 Ocak 2025 (Polonya)

Film, Karoline’nin yaşadığı evin kirasını ödeyemediği için ev sahibi tarafından evden çıkmaya zorlanmasıyla başlar. Karoline, I. Dünya Savaşı esnasında, bir dikim fabrikasında çalışarak hayata tutunmaya çalışan yalnız bir kadındır. Kocası savaşa katılmak zorunda kalmış, ancak uzun zamandır kendisinden haber alınamamıştır.Belki ölmüş,belki de başına ciddi bir olay gelmiştir. Karoline, çatısı akan, rutubetli, küçük bir oda bulur ve oraya taşınır. Daha sonra çalıştığı konfeksiyon atölyesininsahibine gider ve savaşa katıldıktan sonra haber alamadığı kocasından bahsederek dul maaşı talep eder. Atölyenin genç ve yakışıklı sahibi, Karoline’e çok nazik davranır, ancak kocasının ölüm belgesi olmadan dul maaşı alamayacağını ifade eder. Çok geçmeden aralarında bir yakınlık oluşur. Bu ilişkiden hamile kalan Karoline, evlilik umuduyla, sevgilisinin annesiyle tanışmaya gider fakat oğlundan gördüğü nezaketi annesinden göremez. Karnındaki bebeğiyle ortada kalır. Fabrikadaki işinden de olmuştur. Bu sırada haber alamadığı kocası da geri dönmüştür. Şimdi ne yapacaktır? Bebeğine ve kendisine nasıl bakacaktır? Yeni tuttuğu rutubetli odanın kirasını nasıl ödeyecektir?Sosyal adaletsizliğin, ataerkil düzenin içinde hapsolmuş annelere yaşattığı yıkıma ve çaresizliğe tanık oluruz. O dönemde kadınların kürtaj hakkı söz konusu bile değildir. Hâl böyle olunca çaresiz kalan bazı kadınlar, çözümü bebeklerinden kurtulmakta bulurlar. Burada yasadışı faaliyetlerde bulunan Dagmar devreye girer. 1913 – 1920 yılları arasında yaşanan gerçek olaylara dayanan film, Danimarkalı seri katil DagmarOverby’nün yanına yerleşenKaroline’nin onun hem mağduru hem de istemsizce ortağı haline gelişini beyaz perdeye taşıyor.

Filmde tercih edilen siyah - beyaz yüksek kontrast tarihi bir olayı anlatması bakımından etkili olmuş. Gölgeli ışıklandırma gibi ekspresyonist öğeler de göze çarpıyor ama tekniği bir kenara bırakıp dönemin psikolojik buhranına, insanların politik ve toplumsal sorunlardan kurtulup refaha çıkma isteğine, iç dünyalarına dönmelerine ve mucizelere eriştiklerine şahit olmak dışavurumcu bir anlatının hâkim olduğunun en belirgin emareleri! Başrolleri paylaşan VicCarmenSonne, TrineDyrholm güçlü performanslarıyla filmin etkisini arttırıyorlar.

‘Şişli Kız’ insan doğasının karanlık yönlerini gözler önüne sererek türümüzle içsel olarak hesaplaşmamızı sağlayan, sarsıcı, hazmı zor bir film. İçinde yaşadığımız dünyayı tüm güzellikleri ve kötü yanlarıyla ele aldığımızda; yaşam insana bahşedilmiş bir armağan mı, yoksa kaçınılmaz sonu ölümle biten bu yolculuğa dahil edilmek, diğer bir tabirle doğurulmuş olmak cinayetin kendisi mi?

Filmden bir replik: “Dünya korkunç bir yer ama öyle olmadığına inanmamız gerek.”

tolga_oscar@hotmail.com